Birleşik Arap Emirlikleri’nin en gözde şehirlerinden olan Dubai, dünyanın dört bir yanından çalışmaya ve turistik olarak ziyarete gelen onlarca farklı milletten insana kucak açıyor. Çölün ortasında adeta bir vaha olan şehirde, tropik iklimlere özgü palmiyeler hemen dikkat çekiyor. Şehri keşfetmeye ilk olarak marina bölgesinden başlayabilirsiniz. Lüks yatların demirlediği kanal boyunca yürüyüş yapmak ve yüksek binalarla kaplı çevreyi gözlemlemek marinadaki en güzel aktivitelerden. Kanal boyunca sıralanmış mekanlar ve Dubai Marina Alışveriş Merkezi, şehrin popüler bölgesine göz kırpıyor.

Hint Okyanusu’nun Arap Yarımadası’ndaki körfezi olan Basra Körfezi, Dubai’yi bir anne şefkatiyle sarıp sarmalıyor. Birbirinden güzel plajlara ev sahipliği yapan şehirde özellikle JBR The Beach burada yaşayanlar ve turistler için vazgeçilmez adreslerden. Bluewaters Adası’nda bulunan ve dünyanın en büyük dönme dolabı olan Ain Dubai’ye karşı yüzmek ve gün batımında sahilde yürüyüş yapmak için JBR The Beach güzel bir seçenek sunuyor. Marinada yürüyüş ve JBR’da deniz keyfi yaptıktan sonra rotanızı dünyanın en yüksek binası olan Burj Khalifa’ya doğru çevirebilirsiniz. Metroyla kolayca ulaşabileceğiniz bu bina, The Dubai Mall’un hemen yanında yer alıyor. The Dubai Mall, dünyanın en büyük alışveriş merkezi olarak biliniyor. Binlerce mağazaya, dünyanın en büyük akvaryumuna, Dubai Dino olarak adlandırılan milyonlarca yıllık dinozor fosiline ve dünyanın en yüksek binasının önünde yer alan devasa bir fıskiyeye sahip olan bu alışveriş merkezi, her göreni hayretler içinde bırakıyor.
The Dubai Mall’da biraz dolaştıktan sonra, alışveriş merkezinin içinden Burj Khalifa’ya çıkabilirsiniz. Bilet sırasından geçip, saniyede on metre yükseğe çıkan dünyanın en hızlı asansörüyle 124. kata yaklaşık bir dakikada çıkabilirsiniz. Burj Khalifa 828 metre yüksekliğiyle dünyanın en yüksek binası olarak kayıtlara geçmiş. Ziyaretçiler 124 ve 125.katlardaki seyir terasına çıkabiliyorlar. Dileyenler 148.kattaki Sky Lounge ya da 152, 153 ve 154.kattaki kafede bir şeyler yiyip içebiliyor. Tüm Dubai’yi ayaklar altına seren Burj Khalifa, en’lerin şehrinde unutulmaz bir deneyim sunuyor.

Dubai keşiflerine çöl deneyimini eklemeden olmaz. Kaldığınız otelde bulunan tur seçeneklerinden kendinize uygun olanını seçip, çölde safari turu yapabilirsiniz. Bunun için, kaldığınız otelden 4X4 araçlarla sizi almaya gelen tur ekibiyle şehirden yaklaşık bir saat mesafedeki çöle gidiyorsunuz. Turlar en fazla altı kişilik olsa da, dilerseniz kişiye özel tur da bulabilirsiniz. Çölde yer alan kum tepecikleri üzerinde lastiklerinin havası alınmış arazi araçlarıyla adrenalin dolu anlar yaşamaya hazır olun! Uçsuz bucaksız çölde, farklı yüksekliklerdeki kum tepelerine araçla çıkmak, alışılmadık bir deneyim sunuyor. Safari sonrası turuncu güneşin kzıl kumlarla dans ettiği o eşsiz anlara, çölde gün batımına şahit olmak ise, Dubai’deki keşifleri daha da etkileyici kılıyor. Yavaş yavaş çölde batan güneş, adeta sonsuzluk hissini aktarıyor ruha. O an hiç bitmesin isterken, kararan havayla birlikte çölün ortasında canlı müzik ve dans gösterileri başlıyor. Kocaman bir alana kurulan yer sofralarında yenilen yemekler, dans ve ateş gösterileri, çöldeki eşsiz deneyime farklı bir hava katıyor. Gece otele dönerken çölün bitmeyen enerjisi içinize sinmiş oluyor.
Dubai’nin sadece gökdelenlerden ve denizden ibaret olmadığını anlamak için, eski şehir bölgesi Deira’ya da gitmek gerekiyor. Arap kültürüne ait bir yaşantının izlerini taşıyan bu bölgede, özellikle Old Souk denilen kuyumcular çarşısı görülmeye değer. Altının sadece takı değil, adeta bir yaşam biçimine dönüştüğü bu çarşıda, insan boyutunda altın aksesuarlar ve Guinness Rekorlar Kitabı’na girmiş dünyanın en büyük altın yüzüğünü de görmeniz mümkün. Bu çarşının biraz ilerisinde ise bizdeki Mısır Çarşısı’na benzeyen Spice Souk, yani Baharatçılar Çarşısı yer alıyor. Çeşit çeşit baharatların satıldığı bu çarşı, özellikle turistlerin yoğun ilgisiyle karşılaşıyor.

Deira’nın liman kısmına gittiğinizde geleneksel ahşap tekne olan Abra’ların bizdeki vapurlar gibi dolup taştığını, karşı kıyıya yolcu taşıdığını göreceksiniz. Eskiden balıkçılıkla geçinen Dubai halkının kullandığı Abra’lar, bu bölgede hala ulaşım amaçlı kullanılıyor. Bu deneyimi yaşamak için siz de Abra’ya binerek karşı kıyıya geçebilir, suyun üzerinde birkaç dakika da olsa keyif yapma şansı bulabilirsiniz.
Deira sonrasında Dubai’nin en sevilen yerlerinden olan Souk Madinat’ya doğru yol alabilirsiniz. Yelken görünümlü mimarisiyle dikkat çeken ve dünyanın en ünlü otellerinden olan Burj Al Arab manzaralı Souk Madinat, alkollü mekanları, farklı ürünlerin satıldığı mağazaları ve festival alanıyla Dubai’ye farklı bir bakış açısı getiriyor. Arap mimarisiyle süslenmiş yapılarıyla göz dolduran Souk Madinat’da, kanal kenarındaki mekanlarda yorgunluk giderebilirsiniz. Sonrasında denize girmek ve biraz serinlemek için ise Kite Beach güzel bir seçenek olabilir. Burj Al Arab manzaralı plaj olan Kite Beach, berrak denizi ve dünya mutfağına ait sokak lezzetleri satan Food Truck’larıyla popüler. Yüzdükten sonra bu lezzetleri tadabilir, Dubai’deki deniz keyfini ikiye katlayabilirsiniz.
Dubai’deki son gününüzü yaklaşık 150 milyon çiçeğe ev sahipliği yapan Miracle Garden’a ayırabilirsiniz. Her sene Kasım ayından Nisan ayının sonuna kadar açık olan bu çiçek bahçesinde, Şirinler Köyü, çiçeklerle yapılmış heykeller, kuleler, oturma ve dinlenme alanları ve çiçeklerle bezenmiş Emirates uçağı bulunuyor. Milyonlarca çiçeğin içinde yürüyüş yapmak ve mis gibi kokular eşliğinde anı yaşamak, Miracle Garden’ı daha da büyüleyici yapıyor.

Dubai Lezzetleri
Geleneksel Emirati mutfağı olarak bilinen Dubai mutfağında Arap kahvesi ve hurma başı çekiyor. UNESCO Somut Olmayan Kültür Mirası listesinde bulunan Arap kahvesi, içindeki kakule ile birlikte damakta nefis bir tat bırakıyor. Daha çok et ve tahıl ağırlıklı yemekler sunan Emirati mutfağında, safranlı, kakuleli, tarçınlı pilav çeşitleri de çokça tüketiliyor. Denize kıyısı olan Dubai’de balık da çok tüketilen lezzetler arasında yer alıyor. Şehirdeki mekanlarda leziz balık ürünlerinin tadına bakabilirsiniz. Ayrıca pek çok mekanda bizdeki tavuk döner benzeri tavuk dürümlerden de bulmanız mümkün.
Dubai, dünya mutfağı sunan mekanlarıyla da ünlü. Ünlü ABD restoranı TGI Friday’s, Cheesecake Factory, Five Guys, İtalyan ve Gürcü lezzetleri sunan mekanlar, Jamie Olivers, Günaydın, CZN Burak gibi dünyanın farklı kültürlerine ait restoranları Dubai’de bulabilirsiniz. Marinada kokteyl içmek ve güzel bir akşam geçirmek isterseniz One and Only Resorts’un içinde yer alan Jetty Lounge ya da son dönemde oldukça popüler olan Pier 7 Restaurant & Lounge harika bir seçenek olabilir.
Dubai’de sıra dışı bir yemek deneyimi yaşamak isterseniz Dinner in the Sky ya da Flying Cup’a binerek, gökyüzünde gün batımına karşı bir şeyler yiyip içebilirsiniz. Yerden 40-50 metre yükseklikte yemek yerken Dubai manzaralarını izlemek unutulmaz bir macera oluyor.

Kaç gün ayırmalı?
Dubai için en az dört gün ayırmalısınız. Böylece acele etmeden, sakince şehri keşfedebilir, hem çöl hem de deniz keyfi yapabilirsiniz. Dubai’de toplu taşıma için daha çok metro ve tramvay kullanılıyor. Ayrıca taksi de çok kullanılan seçenekler arasında. Konaklamak için üç yıldızlı otellerden beş yıldızlı otellere kadar pek çok seçenek sunan Dubai’de, marina bölgesinde ya da JBR The Beach tarafında konaklayabilirsiniz.
Ulaşım: İstanbul’dan Dubai uçakla yaklaşık 4.5-5 saat sürüyor. Dubai havalimanı şehre yakın bir konumda yer alıyor. Ama dilerseniz başka bir şehir olan ve uçak bileti anlamında daha ekonomik seçenekler sunan Sharjah’a da uçabilirsiniz. Sharjah havalimanından Dubai merkeze gitmek 40-45 dakika sürüyor.
Çölün hayal aleminde yarattığı duygusal etki gün batımının pozitif enerjisiyle birleşince Dubai’yi anmak için nedenler de çoğalıyor. Denizin berraklığı yüksek binalara inat tüm şehri kuşatıyor sanki. Bize de bu en’lerin şehrinde anı yaşamak kalıyor…
Bu yazı Tempo Travel dergisi 2022 sonbahar sayısında yayınlanmıştır.






İlk yorum yapan siz olun